💧 Susan Kadın Ne Anlatmak Ister
apV5. Sürekli suçu bize atıyorsunuz, beklentilerimizin çok yüksek olduğunu iddia ediyorsunuz. Size göre biz çok komplike yaratıklarız. “Kadınları anlamak zor” diyorsunuz. Gelin abartmayın! Zannettiğiniz kadar karmaşık varlıklar değiliz. En kendini beğenmişimizin bile bir erkekten temel beklentileri aynı. Her şeyin başında saygı istiyoruz arkadaşlar! Saygı duyulduğumuzu, sevildiğimizi ve değer verildiğimizi hissetmek istiyoruz. Bu kavramlar bazılarınıza uzak gelebilir ama birkaç ufak manevrayla kıvama gelebilirsiniz. İşte bunu becerebilmeniz için size tam 10 adet ipucu....1- Sözünüzü tutunArayacağım dediyseniz arayın! Bizimle bir plan yaptıysanız o plana sadık kalın! “Bir daha yapmayacağım” diyerek söz verdiyseniz o sözünüzü tutun. Size güvenmek istiyoruz. Hatta bunun için yanıp tutuşuyoruz. O nedenle de yaptığınız hataları, söylediğiniz yalanları ilk başta görmezden geliyoruz. Ama bu görmüyoruz veya unutuyoruz anlamına gelmez! Sadece siz kıvama gelene kadar çenemizi tutuyoruz. Sabrımızı taşırmayın, güvenimizi sarsmayın!2- Centilmenlik ölmediArkadaş azıcık medeni olun. Bir yerden içeri girerken önce bize yol verin, bizimle konuşurken gözümüzün içine bakın, arada bir de olsa kapımızı açın. Centilmenlik ölmedi! Üstelik şimdilerde eskisinden bile değerli. Eğer bizi eve bırakıyorsanız iki saniye bekleyin de apartmanın içine girelim ondan sonra isterseniz saatte 200 km ile uzaklaşın. Ama bir bakın arkamızdan önce. Kendimizi güvende hissetmemizi sağlayın! Her masadan kalktığımızda siz de kalkın, her fırsatta ceketimizi tutun demiyorum ama ufak centilmenliklerle kalbimizi kazanabilirsiniz!3- İlginizi belli edin ama bizi boğmayınBir kadını narin bir çiçeği sever gibi seveceksin arkadaş. Öyle haşin davranırsan yaprakları dökülür. Susuz bırakırsan solar. Suyu fazla verirsen de çürür. Her şeyi kıvamında ve narince yapacaksın. Öyle her saniye iltifat manyağı edersen kadını bir süre sonra hiçbir anlamı kalmaz söylediklerinin. O yüzden ilgini göster ama bırak kadın da azıcık nefes alsın!4- Bahaneleri akıllıca kullanınDüşünceli ol! Eğer karşındaki kadını beğenmediysen veya onunla görüşmek istemiyorsan öküz gibi davranma veya klişe bahaneleri kullanma. Dürüst ol ama kaba olma. Eğer bir işin çıktıysa veya o anda daha çekici bir plan yaptıysan mesela, “Bu akşamı sabırsızlıkla bekliyordum ama kırmayacağım bir arkadaşıma da söz vermişim, beni affet” gibi cümleleri “Hastayım” gibi yalanlara tercih et. Çünkü onu satıp da gittiğin mekanda çekilmiş fotoğrafların eninde sonunda sosyal medyaya düşecek! Kimse aptal değil, kimseyi aptal yerine koyma!5- Hesabı ödemeyecekseniz bizi pahalı yerlere götürmeyinBen hiçbir zaman “Hesabı erkek öder” mantığının savunucularından olmadım. Hesabı paylaşmak ya da sırayla ödemek kadar normal bir şey yok. Ancak hesabı ödemeye niyetiniz yoksa gideceğiniz yere karşınızdaki kişinin karar vermesini isteyin. Çünkü o da maddi olarak hazırlıklı olmayabilir. Eğer hesabı kadın ödeyecekse abartılı şeyler sipariş vermeyin. Kullanıldığını hissettirmeyin. Ve eğer ilk buluşmanızsa mümkünse ne kadar ısrar ederse etsin hesabı siz ödeyin!6- Plan yapınBir kıza çıkma teklif ediyorsanız onu nereye götüreceğinizi önceden düşünün. Kızı aldıktan sonra “Eee nereye gidelim” sorusuyla yarım saat kararsız kalmayın. Çünkü kız muhtemelen “Sen bilirsin” diyecek, siz de “E söyle bir yer işte” modunda olursanız yanarsınız. Kadınlar üzerine düşünülmüş emek sarf edilmiş planlara bayılırlar. Azıcık değer verdiğinizi hissederler. Bunu esirgemeyin bizden!7- İnsiyatifi ele alınNolur ve ne olur sümsük gibi davranmayın. Her şeyi bizden beklemeyin. İlk hareketi yapmak için, ilk iltifatı etmek için bizim size açılmamızı ummayın. İnsiyatifi elinize alın. Gideceğimiz yere, ilişkinin hızına, bize söylemek istediklerinize kendiniz karar verin. Ağzınızdan cımbızla laf almamıza neden olmayın!8- Uyudun mu mesajlarını unutunGecenin bir saatinde aradığınızda veya mesaj attığınızda bizi özleyenin kalbiniz olmadığını biliyoruz. Cem Yılmaz’ın da dediği gibi size o mesajı attıran uzvunuza fazla kan gittiği için beyniniz yeterince çalışmıyor olabilir. Ama bu bize kendimizi değersiz hissettirme hakkını size vermiyor. Canınız sevişmek istediğinde hatırladığınız kızlardan olamayız, öyle olsak bile olduğumuzu bize hissettirmemelisiniz! Bu nedenle gecenin bir yarısı mesaj atmayı veya aramayı bırakın. 9- Kendinize özen gösterinKendinize gösterdiğiniz özeni bize gösterdiğiniz saygı olarak algılarız. Halı saha maçından çıkıp eşofmanlarınızla yanımıza gelmenizin şirin hiçbir yanı yok! Bizim için parfüm sıkmanız, gömleğinizi ütülemeniz, arabanızı yıkatmanız gibi ufak şeyler çok değerlidir. Aksiyse çok itici. Eve geleceğimizi bildiğiniz halde bulaşıkları dizmeniz ve nasılsa biz geldiğimizde yıkarız diye düşünmeniz bizi çileden çıkartır!10- Başkalarının yanında bizimle dikkatli konuşunBir kere her şeyden önce başkalarının yanında bizimle asla kavga etmeyin. Bizi küçük düşürmeyin, üzerimizden şakalar yapmayın! Kibar olun! Aynı şekilde aşırı sululuğa da gerek yok. İnsanlar sizinle olan ilişkimizin detaylarını bilmek zorunda değil. Kavga ediyorsak bu da bizim aramızda kalmalı. Siz başkalarının yanında bize saygı duymazsanız onlar da duymaz. Unutmayın!10
Kadın ve erkeğin önceliği ne? İyi niyetli davranışlar kimi zaman eşler tarafından neden yanlış anlaşılır? Kadın ve erkeğin önceliği ne? İyi niyetli davranışlar kimi zaman eşler tarafından neden yanlış anlaşılır? Ego doyumunda sınır ne olmalı? Kadın-erkek ilişkilerinde mutlu bir yaşam için çok önemli tüyolar veren Prof. Dr. Nevzat Tarhan kadınlara en büyük armağanın güven olduğunu belirtiyor. KADIN ÖNCE PAYLAŞMAK VE YAKINLIK İSTER! Kadınların erkekler konusunda en çok dile getirdikleri yakınma; erkeklerin onları dinlemediği ve anlamadığı hususu olduğunu vurgulayan Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü-Psikiyatr Prof. Dr. Nevzat Tarhan, kadının ilişkide önceliğinin paylaşmak ve yakınlık hissetmek olduğunu söylüyor. Erkeğin önceliğini ise Tarhan şöyle ifade ediyor. “Yetenekli, yeterli ve güçlü olduğunu hissetmesidir. Erkekler doyumu başarıda ve sonuç almada bulurken, kadınlar paylaşma, değer verilme ve önemseme de yaşarlar.” Dedi. Bir kadın eşini sevdiğinde onun gelişmesine yardımcı olmayı, erkeğinin eksiklerini gidermeyi ve düzeltmeyi görev bilir ve bunun için çalışır diyen Tarhan, doğal eğilimle hareket eden kadının bunu yaparken de eşini koruduğunu düşündüğünü söylüyor. Bu süreçte erkeğin farklı açıdan düşünerek kendisini karısı tarafından yönetildiğini düşünmeye başladığını vurgulayan Tarhan, erkek istemeden kadının erkeğe yardımından erkeğin güçsüzlük ve beceriksizlik duygusu çıkarsamasında bulunabileceğinin altını çiziyor. Prof. Dr. Nevzat Tarhan kadınların ruh doyumuna ilişkin şu değerlendirmelerde bulunuyor. NE YAPACAĞINI BİLMEMEK DUYGUSU UYANDIRMAYIN! Bir erkekte ne yapacağını bilmediği duygusunu uyandıran bir kadın erkeği anlamıyor demektir. Bir kadın erkeğe kendisini iyi ve yeterli hissettirir, kontrol bende’ duygusunu yaşatırsa o erkeğe çok şey yaptırabilir. KADININ EGOSUNU DESTEK, PAYLAŞMAK DOYURUR… Kadının ego doyumunu destek görmek ve destek vermek, paylaşmak, yardımcı olmak hisleri sağlar. Kadın erkekten çok daha fazla estetik kaygılara, sevgiye, iletişime, güzelliğe değer verir. Sevgi ve uyum onlar için daha önemlidir. Bir erkeğin yarışı kazanmaktan veya tuttuğu futbol takımının attığı golden aldığı zevki kadın yakınlaşma ve paylaşma anında hisseder. Erkeğin kendisine yardım önerildiğinde bunu zayıflık olarak algılaması psikolojik konulara ilgisini de azaltır. Psikolojik yardımı kabul etmeyi zayıflık gibi telakki eden erkek içgüdüleri ile hareket eden bir davranış sergiler. Bu da onun kendisini aşamadığının işaretidir. ERKEĞE ÖĞÜT VERİRKEN DİKKAT! Bir kadının da erkeğe istemeden öğüt vermesi tenkit şeklinde anlaşılır. Erkeğin kendisini sorunlu, arızalı, yetersiz hissetmesine meydan vermeden ona öğüt vermenin yolunu bulan kadın kendini aşmış demektir. Erkekler bu açıdan çocuk gibidirler. Kabullenip sonra yönlendirilirlerse düşünce yanılgısına düşmezler. EN BÜYÜK ARMAĞAN GÜVEN! Eşlerin birbirlerine verecekleri en önemli armağan güvenlerini hissettirmeleridir. Bu aynı zamanda karşımızdakini onurlandırma yoludur. Bir kadın, erkeğin giydiği gömleğin pantolonuna uymadığını gördüğünde “Bu olmamış” derse erkek kendisini beceriksiz hisseder. Bu olmamış yerine “Bence böyle olsa sana daha çok yakışır” demek olumsuz duyguları bertaraf edecektir. Ancak diğer taraftan kadın fikrini söylemediğinde kendisini işe yaramaz gibi zannedebilir. Bu noktada erkek kadının fikrine saygı duymayı bilmelidir. Farklı görüşü yapıcı olarak paylaşmayı becerebilmek bir erkeğin kendisini aşmasıdır. Sorunun püf noktası “Önce kabul et” düşüncesini alışkanlık haline getirmektir. Şaban Özdemir NPGRUP Yayınlanma Tarihi 04 Aralık 2013 Çarşamba, 1100 Güncelleme Tarihi 03 Aralık 2013 Salı, 1201
kadın ve yaşama dair her şey! Erkekler kadınların hep fazla konuşmasından hatta hiç susmamasından yakınır. Ama aslında kadının ilişkisini kurtarmak için oluşturduğu bir savunma mekanizmasıdır bu. Bir ilişkide öfkelenen kadın, yakıp yıkarcasına hırslanan kadın aslında bir şeyleri onarmak isteyen kadındır. Peki susan kadın? Kadınlar neden susar, susan kadın ne anlatmak ister ya da neleri anlatmaktan vazgeçmiştir artık. İlişkide bir kadın için susmak vazgeçişle eş değerdir. Peki söyleyecek çok şeyi olduğu halde bir kadın neden susar? Nedir sessizliğinde saklı olan şey, cevabına gelin birlikte bakalım. 1. Yaşadıkları onu yormuştur İlişkide yaşadığı şeyler onu fazlasıyla yormuştur. Belki düzelir diye ümit etmeye mecali kalmamıştır ve ümit etmeyi kaybetmenin üzüntüsünü taşıyordur susuşlarında. 2. Hayal kırıklığına uğramıştır Büyük umutlarla kurduğu hayallerinin gerçek olmayacağını anlamıştır. Hayal kırıklıklarının parçalarını toplarken acıyan canının haykırışıdır aslında bu sessizlik. 3. Anlaşılmamıştır Kadın karşısındakini anlamak için var gücüyle çaba sarf etmiştir ama karşılığında ne hislerine önem verilmiştir, ne de derdini anlatabilmiştir. Bu incinmişlikle kabuğuna çekilmiştir. 4. İnancını kaybetmiştir Artık karşısındakine inancı ve güveni kaybolduğu için bir cümle dahi etmek istemiyordur. 5. Eskisi gibi hissetmiyordur Çocuksu masumiyetle seven şefkat gösteren o kadın artık yoktur. Belki zamanla sakinleşip konuşur diye bekleseniz de sonsuz bir sessizlik sizi bekler. Bir kadın susuyorsa yapılması gerekenler “Kadın dırdırı” diye kalıplaşmış hoş olmayan ve ne yazık ki fazlaca cinsiyetçi bir tabirle karşı karşıyayız. Evet bazı araştırmalar kadınların günlük ortalama kelime sayısının erkeklerin kelime sayısından bir hayli fazla olduğunu göstermektedir. Peki bu sonuç kadınların dırdır yaptığını mı gösterir yoksa karşısındaki erkeğin onu anlamamasından ve kadının da sürekli söylemek istediklerini tekrarlamak zorunda kalmasını mı gösterir kim bilir… Peki ya bunca zaman çok konuşmasından şikayet ettiğiniz o kadın susmuşsa size düşen nedir? Bir kadın susuyorsa yapılması gerekenler nelerdir? Öncelikle bu ilişki için hala bir şeyler yapmak istediğinizi kadına göstermelisiniz. Kadının onca gösterdiği karşılıksız çaba neticesinde şimdi çaba gösterme sırası sizdedir. Güvenini tekrar kazanmanız gerekir. Ama ben yine de bir şiirde geçen “Kadınlar susarak gider” sözünü göz önünde bulundurmanızı isterim. İlginizi çekebilecek diğer içerikler Beyni Güçlendirmek İçin Ne Yapmalı? Kıyafet Seçimlerinin Psikolojik Etkileri Sürekli Stres Altında Olduğunuzun İşaretleri Fazla Ekmek Tükettiğinizin 5 Yaygın İşareti Makyajla Uyumamanız İçin 7 Önemli Neden Hoşunuza gidebilir Yazar hakkında Gülşah Abi Araştırmayı, okumayı seven, modaya meraklı, yazmayı amaç haline getirmiş bir edebiyat öğretmeni.
Haberler > Söyleyecek Çok Şeyi Olduğu Halde Susan Bir Kadının Sessizliğinde Saklı 15 Şey - 1735 Kadınların suskunlukları hakkında çok konuşulmuş hatta üzerine hiç de hoş olmayan bayağı espriler yapılmış, saçma sapan bir çok cümle kurulmuştur. Oysa susan bir kadın; ne trip atıyor, ne sizle edeceği kavgayı planlıyordur. Sadece artık konuşarak anlatamadığı her şey sessizliğinde yankılanıyordur. 1. Fırtına öncesi sessizliktir. Ancak bu size bağırıp çağıracağı, etrafı kırıp dökeceği değil içinde kendi kendine savaş verdiği, tüm duygularının karman çorman olduğu ve yine en çok onun yıpranacağı bir fırtınadır. İçindeki bu mücadeleye hazırlandığı ve eskisinden daha sağlam adımlar atarak buradan çıkmak istediği için susuyordur. 2. Yaşadığı her şeyden fazlasıyla yorulmuştur. Yaşanmışlıkların hepsi artık ağır geliyordur o kadına. Bir umuda tutunmak, görmezden gelmek, bir şeylere hep iyi tarafından bakmaya çalışmak, ufacık bir sevgi kırıntısına tutunmak, tüm bunları yaparken akıp giden zamanın farkına varamamak, beyninde soru işaretleri ile biten her cümleyi susturmak... Kısacası belki’ diye ümit ettiği her şeyden o kadar yorulmuştur ki bir kelime daha edecek gücü yoktur. 3. Umudunu kaybetmiştir. Yorgundur çünkü ona tüm bunları yaptıran içindeki umudun son zerresini bile kaybetmiştir. Artık toz pembe bulutları değil gerçeğin ta kendisini görmeye başlamış ve uğruna savaş verdiği her şey için kabullendiği yenilgisinin üzüntüsünü taşıyordur suskunluğunda. 4. Hayal kırıklığına uğramıştır. Birçok kez yıkılan ve defalarca her bir parçasının alıp yeniden ve daha büyük bir şekilde kurduğu hayallerinin hiçbir zaman gerçek olmayacağını anlamıştır artık. O parçaları toplarken canı o kadar yanmıştır ki bu sessizliğinin arkasında onların acısını haykırıyordur aslında. 5. Anlaşılmamıştır. Kendisi tüm benliği ile mücadele ederken, karşısındakini her hali ile kabullenip, önce onu anlamaya çalışırken; ne kendisinin nasıl hissettiği, ne sevgisi, ne de derdini anlatmak için sığındığı cümleleri anlaşılmıştır. Bu durum onu öylesine incitmiştir ki kalbi, herhangi bir cümle ile tarif edemeyeceği bir yangın yeridir artık. 6. Güvenini ve inancını kaybetmiştir. Artık sizden gelecek herhangi bir söze ya da harekete bile inancı kalmayacak kadar güveni kaybolduğu için tek bir cümle dahi etmek istemiyordur. Daha da kötüsü sadece size değil, duyduğu aşka da güveni kalmamıştır. 7. Son bir kez çıkar yol arıyor, yaşananları düşünüyordur. Bu sessizliğin içinde aslında o; yaşadığı her şeyi bir daha yaşıyor, tüm umutsuzluğuna ve yüzleştiği gerçeklere rağmen tutunacak son bir şey arıyordur ancak bulamıyordur. 8. Yaralarını sarmaya çalışıyordur. Hissettiği bütün bu her şey onun zayıf ve güçsüz olduğunu, tam anlamı ile dibe vurduğunu hissettirse de aslında kendi adına en dayanıklı olduğu zamandadır o kadın. Olanları tüm çıplaklığı ile gördüğü ve kabullendiği için artık bir karar vermek üzeredir; aldığı yaraları tek tek sararak eskisinden daha güçlü bir şekilde ayağa kalkacaktır. 9. Canını yaktığınız halde hala size kıyamıyordur. Yaşatılan kalp kırıklığına, elinden alınan hayallere, harcadığı emeklerin boşa gitmesine kızgındır tabii ki ancak onu böylesine incitmenize rağmen yine de iyiliğinizi düşündüğünden; o anki öfkesi ile yanlış bir şey söylemekten kaçındığı için konuşmak istemiyordur. Sakinleşince belki konuşur diye bekleseniz de upuzun hatta sonsuz bir sessizliktir sizi bekleyen. 10. Artık eskisi gibi değildir çünkü eskisi gibi sevmiyordur. Evet eskisi gibi sevmiyordur çünkü onun gözündeki yeriniz yerle bir olmuştur. Hayatının merkezine aldığı, dünyanın bütün güzelliklerini ona sunabilecek güçte olduğuna inandığı adam yoktur artık karşısında. İstese bile sizi öyle göremiyordur çünkü o da eskisi gibi değildir. Kısaca çocuksu bir saflık ve umutla seven o kadın da artık yoktur. 11. Plan yapıyordur. Ancak bu plan, sandığınız gibi ilişkisini kurtarmak ya da sizden intikam almak için yapılan bir şey değildir. Hayatında bundan böyle önce kendini düşüneceği ve asla merkezinde sizin olmayacağınız yeni bir sayfanın planıdır bu. 12. Çaresizliğin son aşamasındadır. Bir yanı oldukça kararlıyken bir yanı bunca zaman tutunduğu tüm o duygularından kopmak istemediği ve artık istese bile eskisi gibi olamayacağı için fazlasıyla çaresiz hissediyordur. 13. Konuşarak anlatamadıklarını sessiz bir çığlıkla size haykırıyordur. Bir kadın sustuğu zaman aslında en çok konuştuğu zamandır. Hissettiği bütün her şeyi gözlerinden okunan bir haykırış ile anlattığı için bu suskunluk size sağır edici geliyordur. 14. Kalbinin sesini susturmuştur. Cümleleri gibi kalbinin sesini de susturmuştur. Artık ona gerçekleri kabullenmesini ve kendi yoluna gitmesini öğütleyen aklının sesini dinlemeye başlamıştır. 15. En önemlisi de sevgisi ne kadar büyükse o kadar derin bir yerden sizden vazgeçmiştir. İşte bu yüzden artık size söylemek istediği tek bir kelime bile yoktur... Bu durumu belki de en güzel şu dizeler özetliyordur;
susan kadın ne anlatmak ister